Zehirli Çiçek; Bursaspor 21 Mart 2007 tarihinde "Bursaspor Fener'i Yenemez" başlıklı bir yazı yazmış ve nedenlerini bilimin nedensellik ilkelerine uygun açıklamaya çalıştığım yazımı: "Bursa'da uluslar arası bir turizm yatırımı ya da etkinliği sayabilir misiniz? Yok, ama Antalya'da dolu. Elbette Antalya havaalanı vızır vızır çalışacak. Ya Bursa'nın havaalanı? Var mı? Yenişehir mi? İşliyor mu? Neden işlesin? Bursa'ya hava yolu ile gelmek isteyen yok ki!
Büyükkent, Osmangazi, Nilüfer, Yıldırım belediyeleri ellerinden geleni yaparak kentin tarihi dokusunu ortaya çıkarmaya çalışırken, yaşamı da kolaylaştırıcı bir çok önlem alıyorlar. Ancak o kadar geri kalmış ki Bursa, yapılanlar kentimizi uluslar arası bir marka yapmaya yetmiyor.
İşte Bursaspor da aynı nedenlerle bir türlü ulusal takım olup uluslar arası başarılar elde edemiyor. Bursaspor şirketleşmeden, alt yapı yatırımlarına önem verilip, genç ve paf takımlarındaki oyuncuları A takımına kazandırmadan maliyetler düşmez. Lejyoner ama profesyonel olamamış futbolcuların arada bir yarattığı teselliler ile yetinmek zorunda kalır bursa." Diyerek bitirmişim. Şimdi hem ben bir yazar olarak ve sizler hem bir okuyucu ve taraftar olarak öz eleştiri yapalım, ister misiniz? Önce yazdıklarımın doğru çıkması beni sevindirmekten daha çok üzdü diyebilirim. Bir yazar olarak zaten günümüzde gelinen yer ve daha da kötüye gidecek durum karşısında bir yıldır neden ikaz edici ve aydınlatıcı yazılar yazarak görevimi tam olarak yerine getirmediğimi sorgulayabilirim. Ne var ki, devamlı felaket tellalı gibi ortalarda görünmek de hoş bir şey değil. Ya sen sevgili taraftar, neden destek veriyorsun BU RUHSUZ, İKİ YÜZLÜ ve SADECE ve SADECE KENDİ İKBALLERİ İÇİN BİR KENTİN RUHUNU ÇALANLARA! Parası olan değil, AKLI ve RUHU OLAN gelsin yönetime. Zenginler, sanıyor musunuz ki, paralarını geri almıyorlar! Sanıyor musunuz ki, "Hilali Ahmer'e yani Kızılay menfaatine" yapıyorlar bu işi?
Takımın haline bakın. Fortis Galatasaray maçı; kaleci öyle hatalar yapıyor ki, takım 2 gol yiyor. Sonra da diğer ağır işçiler uğraşsın bakalım gol atmaya. Sonuç 2 iki berabere. Lig maçında gene aynı terane ve bir sıfır maç kaybı. Daha bunun gibi bir çok hata ve hata. Bu kadar para harcanıp alınan bu niteliksiz adamların, yabancılardan söz ediyorum, Bursa'ya bir bilgi, futbol öncelikli olarak, bir yetenek, bir marka ve özellik kattığını mı düşünüyorsunuz? Hayır bu adamları Bursa'ya pazarlayan ve pazarı kabul edenlerin (!) elde ettikleri önemli bir çıkar var ortalıkta. Bunları görmemek için kör olmak gerekir. Çünkü bu adamlardan daha yetenekli, hiç değilse RUH SAHİBİ Bursa'nın genç evlatları yok mu yani! Neden onlara fırsat tanınmıyor? Attılar mı mangalda kül bırakmıyor milliyetçi, mukaddesatçı sermayedarlarımız veya fişmekanlarımız. Ama iş eyleme gelince bal gibi de parada gâvur, çıkarın varsa Bursaspor'u mangalda kavur! Oh ne ala.
Bence Bursaspor ikinci lige, yetmez ikinci B ligine düşmeli ki kentin aklı başına gelsin. İstanbul'dan İzmir hattı için Yenikapı Bandırma deniz otobüsü hattı açıldığında Bursa by pass edildi. Yalova Bursa üzerinden İzmir'e gidiş kesildi. Yani Bursa da birkaç saat ya da birkaç gün geceleyip İzmir'e giden İstanbul seçkinlerinin Bursa durağı devre dışı kaldı. Bursa esnafı farkında değil ama önemli bir gelirden oldu. Yetmez şimdilerde Dursunbey'den (Balıkesir) Büyükorhan'dan geçerek Harmancık / Tavşanlı/Kütahya otobanı gibi bir faaliyetle Bursa bir kere daha, bu kez Ankara/İstanbul hattını kaybediyor. Bursa turizmi bir daha yara alıyor. Yani Bursa Anadolu ile İstanbul ve Ege arasında bir çanak içinde kapı gibidir. Osmanlı'da da tarihsel özelliği budur. Şimdi bu kapı olma özelliğini yitirmeye başladığı için tarihi dokusunu ve Uludağ ile kış sporlarını ve Bursaspor ile de kent logosunu kullanarak bu çemberi kırma konusunda kendi başına kalmış gibidir.
Öyleyse Bursa, turizmini geliştirmek için yeni yatırımlara gereksinme duyuyor demektir. Turizm faaliyetlerinden en önemli olanlarından biri kesinlikle spordur. Bursa Uludağ'a rağmen bir kış sporlarında hangi alanda ülke ya da uluslar arası bir kış sporlarına öncülük etmiştir? Bilen var mı? Bursa'da bu alanlarda açılmış okullar ve bu okulların yetiştirdiği ulusal ya da uluslar arası dağ sporlarında veya kış sporlarında yetişmiş ünlü kaç kişiyi sayabilirsiniz? Bu alanda Bursa'dan kazanan kaç sanayi sektörü Bursa turizmine marka olarak katkıda bulunacak yatırımda bulunmuştur? Elbette hiç. Dağdan nasiplenen bazı oteller turizmin önemini bildikleri için, Bursaspor'a en çok yatırım yapanlar olması kaçınılmaz. Bursa'nın logosu, markası olan Bursaspor öyle yamalı bohça gibi ianeler (bağış) ya da halka açık yardım kampanyaları veya Belediye imkanları ile ayakta kalamaz.
Bursaspor şirketleşmeli, profesyoneller eliyle yönetilmeli, hisseleri Borsaya kote edilmeli. En önemlisi de yerel kaynaklarla ayakta kaldığına göre, Bursa'nın gençleri arasından seçilecek yeteneklerle mücadele etmelidir. Yani birilerine kazanç kapısı olamayacak şekilde yerel kaynaklara yönealinmelidir. Bunca lise, üniversite var. Bunca beden eğitimi hocası var. Çok mu zor yani; "On bir saniyede yüz metre koşanları bize gönderin!" demek. Çok mu zor yani o gençleri Bursa tesislerinde yetenekli oldukları dallarda eğitmek ve desteklemek. Zaten Bursaspor'un amacı bu değil mi?
Yani kentin gençlerine spor ve bu yolla güzel ahlakı sevdirmek, başarı ve tevazunun paylaşıldığında en güzel duygu olduğunu öğretmek? Nedir yani bu lejyoner hayranlığı ve savurganlığı? Nedir yani bu Afrikalı veya şuralı veya buralı sapkınlığına yatırılıp da boşa harcanan trilyonlar? Bu paralar Türk gençliğinin spor dahil gelişmesine yatırılsa ve onlara fırsat verilse, hiç değilse kendi evlatlarımızın sahip oldukları atalarımızın ruhuyla bizleri nasıl da yücelttiklerini görür ve hepimiz bununla onur duyardık.. Bursa işte o zaman Bursa olur, insanlar sahip olduğumuz Roma dahil Osmanlı ve diğer kültürlerle birlikte yeni bir kimliğe bezenmiş Bursa'yı ziyaret etmek, uluslar arası etkinlikleri nedeniyle tanıdıkları kentte bir zaman soluklanarak biz Bursalılarla hoşça vakit geçirmeyi düşünürler.
Demek istediğim eğer bir Roberto Carlos'u getiremiyorsanız, yabancı transferine son verin ya da takımı Roberto Carlos'un transfer teklifini kabul edebileceği düzeye getirin veya bırakın halk bu takıma sahip çıkar ve kerameti kendinden belli lejyonerlerin transferlerindeki asparagaslarla "ben bu kentin zenginlerindenim, takıma sahip çıkıyorum!" teranelerine son verin. Çünkü Bursaspor'u zehirli bir çiçek haline getirdiniz.
Yeter artık, DÜŞÜN YAKAMIZDAN!
30.01.2008 11:19:31, Tankut Sözeri
Bu yazı 6652
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.