Galatasaray'ın Gücü Yetmedi. Siz bakmayın Galatasaray nasıl yenildiğini yorumlamaya çalışanlara… Hiç inanmayın, lafı evirip çevirip Galatasaray'ın yaptığı hatalarla bu maçı yorumlamaya kalkışanlara… Galatasaray bu yılki en iyi mücadelesini yaptı. Koştular, mücadele ettiler, adam eksilttiler, şut attılar, duran toplarla Bursaspor'un üzerine geldiler. Ama güçleri bu kadardı. Sahaya yapabileceklerinin en iyisini koydular. Güçleri Bursasporla başa çıkmaya yetmedi. Bu gerçeği görmek, "büyük" edebiyatı ile bugünlere gelenlerin işine gelmiyor. Bugünlere çeşitli korumalarla gelenler, "büyük" kalabilmekte gerçekten çok zorlanıyorlar. Çünkü zannettikleri gibi "büyük" değiller artık.
İşin bir de diğer tarafı var: Bu Galatasaray tüm kapasitesini ortaya koydu da, Bursaspor ne yaptı? Bursaspor tüm kapasitesini ortaya koyarak mı mücadele etti? Hayır dostlar, hayır! Bursaspor bir takım olduğunun bilincinde, Galatasaray'ın hamlelerine karşılık verdi. Hepsi o kadar. Savunmada dikkatli olmasına rağmen, rakibe bazı pozisyonlar verdi. Oyun Bursaspor alanına yıkıldığında oyunu açabilmekte zorlandı. Bütün bunlardan sonra ortaya çıkan da şudur: Bursaspor'un Galatasaray'ı AliSamiYen'de yenebilmek için bütün kapasitesini ortaya koymasına gerek yoktur.
Şurası da bir gerçek ki Bursaspor artık tam bir takım oldu. Oyuncular birer birer bakıldığında, sezon başı olmasının da etkisiyle, henüz tam olarak hazır değiller. Ama sahaya çıkan herkes diğer arkadaşları için de mücadele ediyor. Herkes boşa çıkıyor, herkes top kapmak için mücadele ediyor, kim oyun içinde sıkışırsa diğerleri yardımına koşuyor. Fizik olarak da, (diğer rakiplerden daha iyi çalışıldığından olsa gerek) rakipler Bursaspor'dan daha önce oyundan düşüyor. Ligin ilk iki maçında da sıkıntı yaşanmamasının sebebi de zaten bu. Her geçen gün Bursaspor daha da iyiye gidecektir.
Tamam zengin bir kulüp değiliz. Çok paramız yok. Geçen yılın şampiyonu olarak henüz formamıza reklam bile alamadık. Ben başkanın yerinde olsam istediğim parayı almadan forma reklamı da almam. Ama biz elimizde olan parayı bilgimizle harmanlayıp ortaya çok güzel şeyler koyduk, koymaya da devam edeceğiz. Bu dediğimizi yapmak için de öyle koca koca üniversitelerde profesör olmaya falan da gerek yok. Akıllı olmak, bilgiye erişmek, parayı ve bilgiyi kullanmak yeterlidir. Ertuğrul Sağlam'ın Bursaspor'a gelmesiyle birlikte tam olarak yapılan da budur. Profesör olsanız ne olacak? Profesör olup yanlış kişilerin peşine takılmanın da, başarı gelince başarılı olanları yere göğe sığdıramamanın da, size fırsatlar sunup tanınmanıza yardımcı olanlara hakaret etmenizin de bir açıklaması olması gerekir. Önemli olan tutarlı olmaktır. Bugün ak dediğinize yarın kara diyebilirsiniz. Bir şartla: Bu denli değişmenizi sağlayan sebepleri ortaya koymak zorundasınız. Yoksa ciddiye alınmazsınız.
Bir sözümüzde haftalardır, ligde bu şampiyon olur, bu ilk üçe girer, şu takım bu sene ilk beşe bile giremez; onun şampiyonluk şansı, geçen senekinden daha fazla değil diyerek ahkam kesenlere: Bu ligde hangi hesap yapılıyor olursa olsun, içinde Bursaspor yoksa, o hesap tutmaz. Bunu sizlere bu haftaki Galatasay - Bursaspor maçından daha daha iyi ne anlatabilirdi ki? Tabii yine de anlayana…
Tonguç AKKUŞ
Ankara, 23 Ağustos 2010
23.08.2010 14:15:19, Tonguç Akkuş
Bu yazı 3439
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.
