 İpekoğlu ile takımın performansından, gol sıkıntısına, 40 puan hedefinden, taraftara, genç oyunculardan, yeni sezonki transfer politikasına kadar çok şeyi konuştuk.Bursa’yı ve Bursaspor’u çok sevdiğini gözlerinin içi parlayarak söylüyor. Ama mantıklı düşünmek gerektiğinin de altını çizerek ifade ediyor başarılı çalıştırıcı. Teknik direktörlük görevine Bursaspor’da başlamasının kendisi için büyük bir şans olduğuna inanıyor... "Ben bu işe yeni başlayan bir teknik adam olarak istemem mi 4. olmayı. Ama kalkıp ligi 4. bitireceğim diye kulübü 2 milyon dolar borca sokmak mantıksız olurdu" diyor ve başlıyor anlatmaya...
TAKIMDAN MEMNUNUM
Konyaspor galibiyetiyle ligde rahat bir nefes alan Bursaspor'da Teknik Direktör Engin İpekoğlu Bursa HABER'e çaprıcı açıklamalarda bulundu. Takımın şu andaki performansından genel anlamda memnun olduğunu belirten İpekoğlu, bugüne kadar oynanan maçlar ve toplanılan puan göz önüne alındığında ortada olumsuz bir tablonun olmadığını kaydetti. Bitime 8 hafta kala elde edilen 36 puanın çok önemli olduğunu vurgulayan başarılı teknik adam sözlerini şöyle sürdürdü: "Tabiki bireysel anlamda memnun olmadığımız durumlar da var. Bir kaç oyuncum yeteneklerini gerçek anlamda sahaya yansıtamıyor. İkinci yarıda belki daha fazla puan alabilirdik ama sakat ve cezalı oyuncular sıkıntı yarattı. Zaman zaman kadro kurmak konusunda zorlandık."
OLUMSUZ YANSIYOR
"Göreve geldiğim günden itibaren tribünlere keyif veren futbol vardı. Daha dinamik, oyun yapısı olan futbolculara görev verdik. Ama bu oyuncularımız ikinci yarıda beklenen performansı veremedi. Ceza ve sakatlıklardan dolayı kilit oyuncularımız oynayamadı. Ofansif anlamda gol pozisyonu üretme sıkıntılarımız oldu. Ama ben inanıyorum ki Ankaraspor maçından itibaren sahadaki oyun bakımından tekrar bir çıkışa geçeceğiz." İkinci devrede gol bölgelerinde sorun yaşadıklarını dile getiren İpekoğlu sözlerine şöyle devam etti: "Forvetlerin üzerindeki gol atamama stresi takıma olumsuz yansıyor. Sinan ve Eser genç arkadaşlarımız. Burak Türkiye'nin en tecrübeli golcülerinden biri. Sinan çok fazla adam kovalamayı sevmediği için orada bütün iş Burak'a düşüyor."
LİG SONU HEDEFİ DEĞİL
"Burak da rakip alanda pres yaptığı için erken bir yorgunluk yaşıyor. Bu yorgunluk sebebiyle gol vuruşlarını etkili yapamıyor. Eser, Türk futbolu için ümit vaad eden bir futbolcu ama top saklama ve gol vuruşları konusunda eksikleri var. Bu dezavantajlarını en kısa zamanda aşacağına inanıyorum." Geçtiğimiz günlerde gündemi meşgul eden hedef konusunda ise başarılı çalıştırıcı, "Sürekli dile getirdiğim 40 puan bizim kümede kalmayı garantileyeceğimiz bir puan, lig sonundaki hedefimiz değildi. Rahatlamak için en kısa zamanda elde edilmesi gereken bir puandı. Baktığınızda Antalya Teknik Direktörü Yılmaz Vural ve ligin iyi takımlarından biri olarak nitelendirilen Konyaspor'un hocası Nurullah Sağlam da öncelikli hedeflerini 40 puan olarak belirliyor" şeklinde konuştu.
MANTIKLI DÜŞÜNMEK GEREK
Futbolda hiç bir maçın garantisinin olmadığının altını çizen Engin İpekoğlu, "Tabiki uzun yıllar futbolculuk hayatımız ve geçmişte yaşanan tecrübeler olduğu için bu hedefi mantık çerçevesi içinde dile getiriyoruz. Bursaspor'un, bugün 4. sırada yer alan Kayserispor'la arasındaki puan farkı 4. Bundan sonra oynayacağımız maçların zorluk derecesini de göz önünde bulundurursak, öncelikle 40 puanı yakalamak arkasından da Inter-Toto'ya gitmek istiyoruz. Bursa'da; 'Biz Türkiye'nin 4. büyük şehriyiz, bu doğrultuda da bir takımımız olsun' düşüncesi var. Ben bu düşünceye sonuna kadar katılıyorum. Ama bunu düşünürken de adımları sağlıklı ve mantıklı, birer birer atmakta fayda var. Süper Lig'deki ilk senende ve tamamen yeni kurulmuş bir takımla UEFA'ya gitmek istemek biraz mantıksızlık olur."
KİMSE ÖNÜNE GEÇEMEZ
"Önümüzde bir Vestel Manisaspor örneği var. Sezon başında şampiyonluk hesapları yapılırken, şimdi kulüp başkanı tek hedefimiz kümede kalmak diyor. Türkiye'de işler sahadaki başarıyla orantılı gitmiyor. Ama Bursa'yla Manisa'yı karşılaştırdığımızda, biz şampiyonluk hedefiyle yola çıkarsak, şehir ve taraftar potansiyeli olarak kimse bu hedefin önüne geçemez. Ama şampiyonluk kolay bir iş değil. Bunun için Bursa'nın her şeyi ile hazır olması gerekiyor. Yalnız saha içi değil, saha dışında da tam anlamıyla destek gerekiyor ve en önemlisi mali bütçeniz sorunsuz olacak." ifadelerini kullandı. Devre arasında transfer konusunda mantıklı hareket ettiklerini vurgulayan İpekoğlu, "Çünkü maddi anlamda uçmanın bir gereği yoktu. Maddi açıdan ikinci yarıda sıkıntı çekmek istemedik. 2-3 tane futbolcu alıp da mevcut oyuncularımızın parasını veremeseydik daha büyük sorunlar olurdu."
HABERLER GERÇEK DIŞI
"Onun için bütçemiz bu; 6. değil de 8. olalım dedik. Ben bu işe yeni başlayan bir teknik adam olarak istemem mi 4. olmayı. Ama kalkıp ligi 4. bitireceğim diye kulübü 2 milyon dolar borca sokmak mantıksız olurdu. Burada kulübü ve futbolcu arkadaşlara ödemeleri sıkıntıya sokmamak için bir tranfer politikası izledik. Gelecek sezon için bir transfer komitesi kuruldu ve şu anda da dünyanın dört bir yanında izlemelerde bulunan arkadaşlarımız var. Ama ligin bitimine daha 8 hafta varken, son günlerde transfer için isimlerin ortaya atılması bence çok yanlış. Kaldı ki bu isimlerin bir gerçekliği yok. Bu tür haberler tamamen boş. Almanya, Hollanda, Fransa, Hırvatistan, Portekiz ve daha bir kaç ülkede futbolcu takip ediyoruz. Bize isimler geliyor. Bu futbolcular sıra olarak listelenecek. Ve en sonunda da ben izlemeye gideceğim. Bunu yalnızca biz değil, bütün kulüpler yapıyor" şeklinde konuştu.
BAZEN ZARAR VERİYOR
"Bursa zor bir şehir" diyen Engin Hoca şunları kaydetti: "Bu kadar futbol potansiyeli olan ve futbolu bu kadar çok seven bir kentin zor olması gerekir zaten. Ben hiç bir zaman şehrin zorluğundan yakınmadım. Sadece olaylara mantık çerçevesi içinde bakılmasını istiyorum. Biraz mantık yürütürsek hiçbir sorunumuz olmayacak. Basının Bursaspor'a zaman zaman zarar verdiğini düşünüyorum. Çünkü medya kitleleri yönlendiren bir araç. Madem ki bu yönlendirme görevi üstleniliyor, olaylara mantıklı bakıp, doğru mesajlar vermek gerekiyor. Bu kitleler doğru mesajları aldığında zaten ortada problem kalmaz. Bursa'da şu ana kadar her hangi bir tepki almadım."
BİR DAHA ÇÖZMEYECEĞİM
"Şehir merkezinde dolaştım Allah'a şükür olumsuz bir tepkiyle karşılaşmadım. Statta da bir tepki yok ama çok sakin olduğum için kapalı tribünden sesler geliyor. Mesela Fenerbahçe maçında skor 0-0 iken kapalı tribünden, ‘Engin hocam şu kollarını çöz de kısmetimiz açılsın’ diye sitem duydum. Kollarımı çözdüm, 4 gol yedik. Bundan sonra açmamaya karar verdim.(gülüyor)" Bu mesleğe Bursaspor'da başlamanın her teknik adama nasip olmayacağını dile getiren İpekoğlu, "Türkiye'de taraftar bazında 4. büyük takımız. Böyle coşkunun olduğu bir yerden başlamak, bu şansı almak çok önemli. Ben de bugüne kadar futbolcu arkadaşlarımın katkılarıyla bunu değerlendirdiğimi düşünüyorum. Kendi adıma çok büyük bir tecrübe oluyor. Zor bir yerdan başlamak insana artılar katar" diye konuştu.
NAMUS SATMAKLA EŞ DEĞER
Yeşil beyazlı taraftarların olaylara daha mantıklı bakmasının gerektiğini belirten Engin İpekoğlu, "Her zaman bizi destekliyorlar. İçeride dışarıda bizi yanlız bırakmıyorlar. Mağlubiyetlerimize üzülüyorlar ama şunu bilmeliler ki başkan, teknik heyet ve futbolcular onlardan daha fazla üzülüyor. Fenerbahçe maçından sonra yaşanan olaylar bizi takım olarak çok etkiledi. Bir futbolcunun, bir başkanın koskoca bir şehri satacağını düşünmek hangi mantığa sığar anlayamıyorum. Bu akıl ve mantık dışı bir olay. Bu takımda, başkandan yöneticisine futbolcusuna ve personeline kadar bu düşüncede insan yok. Böyle olayları benim aklım almıyor. Bir takımı satmak, namus satmakla eş değerdir" dedi.
TIP ÇÖZÜM BULAMADI
Son olarak takımdaki genç oyunculara değinen İpekoğlu sözlerini şöyle noktaladı: "Gençler konusunda şanssızlık yaşıyoruz. Sercan Yıldırım ve Serkan Kurtuluş Genç Milli Takım'da sakatlandı. Sercan büyük bir ihtimalle sezonu kapattı. Serkan takımla çalışmalara başladı. Mehmet Yılmaz'ın enteresan bir durumu var. İki sezondur süren ve tıp dünyasının çözüm bulamadığı bir sakatlık yaşıyor. En son Ümit Milli Takım doktoruna yolladık. Kontroller sonunda siyatikle ilgili bir problem çıktı. Sakatlığındaki gelişmeleri izlemek için 3 haftalık bir zaman verildi. Bu sürenin sonundaki duruma göre kendisiyle oturup konuşacağım. Ümit vaad eden bir futbolcu ama sakatlığı en büyük şanssızlığı. En son karar onun. Bunun için gençler konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Keşke benim elimde 17 yaşında 3-4 tane futbolcum olsa da onlardan faydalanabilsem."
Kaynak:BursaHaber
Facebook'ta paylaş
Bu haber 2895 kez okunmuştur.
|
|
|
|
| Yazarlar |
|
|
|
|
|
, |
|
|
. |
|
