"Timsah Arena" tartışmalarını "Oh ne güzel! Bursaspor stad kazanacak" gözlüğünden bakıp alkışlarsanız "tek kale" maç oynayanların Bursa’nın kalesine atacağı yeni gollere seyirci kalırsınız.

Timsah Arena...

Kâğıt üzerinde çok iyi duruyor... Kulağa da hoş geliyor

Atatürk Stadı’nı şehir dışına gönder, yerine dev alışveriş merkezi yap! Yan gel yat.

Bursa’yı kendi çıkar ve geleceklerine göre dönüştürmek isteyenlerin bugünlerde acelesi var. Üstünlük sağlama adına kısa sürede yeni paketler açıyorlar.

Bursa’nın geleceğini sağlıklı temeller üzerinde yükseltmek adına kafa patlatmak bir avuç yürekli aydına, teknik adama düşüyor. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa Kentine Çözümler Sempozyumu Kervansaray Termal Otel’de başlıyor. 7 Nisan 2007 cumartesi gününe kadar bu sempozyumu izleyeceğim. Tüm oturumlar önemli. Bu arada yarın saat 17.30’da başlayacak Bursa Kentsel Demokrasisinde Medya ve Basının Yeri oturumunda, "Medya ve Basın konulu bir bildiri sunacağım. Yerel medya kentin temel sorunlarından biri haline getirildi. Bu konuda örnekler vereceğim.

Atatürk Stadı’nın kent dışına çıkarılması operasyonuyla ilgili daha önce Bursaspor Divan Kurulu’nda konuşmuş ve stad üzerinden Bursa’yı kendi çıkarlarına doğru dönüştürme operasyonunun başlatılacağını aktarmıştım.

Kent egemenleri yeni süreçte Bursaspor üzerinden de güç gösterisine devam edecekler. Stad operasyonu bu gösterinin önemli ayağı. Herkes gardını aldı. Birbirlerine yumruk atmak için ringe yeni unsurlar sürüyorlar.

Yurtdışında birileri ile görüşülüyor, maketler hazırlanılıyor, "timsah arena" adı veriliyor ardından Bursa’nın gündemine saatli bomba gibi atılıyor. "Bursaspor’a yakışır.","Rakiplerimiz bizi uzak ara geçmesinler","Atatürk Stadı yerinde kalır ve geliştirilirse maçlarımızı Yalova’da mı oynayacağız." Yaklaşımı dikkatleri sadece Bursaspor’a odaklamak ve başka büyük rantların görülmesini engelleme taktiğidir.

Bir anlamda timsah gözyaşıdır. Ama Bursa’nın akla, bilime, kamuoyuyla her bilgi ve belgeyi paylaşmaya ihtiyaç var. Bunu yapabildiğinizde şampiyon Bursaspor’u, gelişen ve rantiyeye teslim edilmeyen Bursa’ya ulaşabilirsiniz. Hedefiniz buysa doğruları haykırmaktan da kaçınmazsınız.

Bursa’da deniz bitti, toprak da... Kalan yerleri koruma adına kamuoyunda bilinç oluştu. Şimdi sırada daha önce bir şekilde kapatılmış yerlere yeni işlev yükleme var. Bunun için de bir araçlar gerekiyor. Şimdilik Bursaspor ve Atatürk Stadı’nın kent dışına çıkarılması "rantı paylaşma operasyonu"na araç olarak seçildiler.

Bursa’nın kodlarını çözmek hem iyi hem kötü. Çok şeyi biliyor, görüyor ve haykırıyorsunuz. Koca kenti, duymayan, görmeyen, söylemeyen ama bir o kadar da nemalanan grupların hâkimiyetine bırakmama adına verdiğiniz mücadelelerde de yoruluyorsunuz. Ama durmak yok.

Sıkıldığımda Uğur Mumcu’yu okuyorum. Yiğit insan, namuslu gazeteci, hukuk adamı Mumcu’nun yazdıklarının altını çiziyorum. Ardından ülkenin sosyoekonomik yapısını çok iyi analiz eden bağımsız bilimcilerin ürettiklerine bakıyorum. Üniversitenin olaylar karşısında aldığı tavrın temelinde "bağımsız, yurtsever ve akılcılık" yattığını görüyorum. Çoban ateşlerinin hiç sönmeyeceğine inanıyorum. O ateşler etrafında toplanacaklar, kentlerin oyuna getirilmesine, oldubittilere karşı duracaklardır. Dün olduğu gibi bugün de "adsız kahramanlar" vardır ve bu topraklara görevlerini yapmaya hazırdırlar.

Levent Gencelli- Bursa Haber Gazetesi / 05 Nisan 2007