İşte kendi anlatımıyla Bursasporlular ‘ın Necati Amcası...

Efendim ben 1925 yılında Pazaryeri’nde doğdum. İlkokulu bitirdikten sonra Erkek Lisesi orta kısmına başladım. Sonra askere gittim. Askerde uzun süre istihbaratta görevlendirilmem Bursa’ya dönüşte beni gazeteciliğe iten nedenlerden biri oldu. Bu işe kendim gazete çıkartarak başladım. Pazaryeri diye bir gazete çıkardım. Ondan sonra 1955 senesinde Yalçın Kaya ile beraber Çivi’ yi çıkardık. Sonra ben Hürriyet Gazetesi Bursa temsilciliğini aldım.Bu arada Yeni Ant Gazetesi’ne başladım..1965’te Milliyet Gazetesi’ne geçtim. Ama Yeni Ant’a da devam ediyordum. 1 Ocak 1970 ‘te günlük olarak Bursa’nın Sesi’ni çıkardım. Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı’nı 10 yıl aralıksız sürdürdüm. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı yaptım. Basın Şeref Kartı sahibi ve FİZ üyesiyim. ”Bursa olayları ve yüzyıl” ”BTSO’nun Tarihçesi” isimli iki kitap yazdım. Şu günlerde  “Kimler geldi,kimler geçti” başlıklı bir yazı üzerinde çalışmaktayım. Bursaspor ve Uludağ Üniversitesi kurucuları arasında yer aldım. Benim hayatımın en önemli olaylarından birincisi Bursaspor,  ikincisi Uludağ Üniversitesi ‘dir.

Bursaspor.net- Necati Amca, Bursaspor’un kurulduğu yıllarda Bursa’da ve  Türkiye’de futbol açısından şartlar nasıldı? Bursaspor’u arkadaşlarınızla birlikte, ne tür zorlukları aşarak kurdunuz?Bunları bizlere aktarabilir misiniz?  

YARI PROFESYONEL KULÜPLER OLUŞMAYA BAŞLAMIŞTI...

  Bursa’da kulüpler yarı profesyonel hale gelmişti. Amatör ruh yavaş yavaş kaybolmaya başlamıştı. Futbolcuların bir kısmını para verip transfer ediyorduk. Acarspor, Akınspor,Çelik,İstiklal,Pınarbaşı gibi kulüpler vardı. Bunların içinde halkın desteğini en çok alan takım Akınspor’ du. Ve futbolcuları Akınspor yetiştiriyordu. Akınspor’ un   halkın desteğini almaktan ziyade bir özelliği daha vardı. Askeri Lise de Akınspor’u desteklerdi. Askeri lisedeki genç futbolcular da Akınspor’da oynardı. Yalnız, Acar ne yapardı biliyor musunuz? Akınspor’ un yetiştirmiş olduğu futbolcuları basardı parayı, alırdı. Hatta bunlardan birkaç yıl sonra Kapalıçarşı’nın desteğini alarak Güvenspor ortaya çıktı. Acarspor’un yaptığından etkilenerek “bu iş paraya dayanıyorsa biz parayı basar istediğimiz futbolcuyu alırız” dediler. Böylece ismi amatör olmasına rağmen yarı profesyonel kulüpler oluşmaya başladı. Biz Akınsporlu idik. Lig şampiyonu olmamıza rağmen,önde gitmemize rağmen biz de aynı kanıya vardık. “Bu iş artık yarı profesyonel olsun” dedik. Çünkü yavaş yavaş bütün Türkiye profesyonelliğe doğru gidiyor. O zaman ki Futbol Federasyonu Başkanı Orhan Şeref Apak, o da İkinci profesyonel lig kurulsun ve Birinci Ligi beslesin diye bir öneriyle ortaya çıktı. Tabii bunların başında Bursa’da geliyordu. Bize hazırlanın dediler.

KARAR VERDİK,BİRLEŞİYORUZ...

Biz beş kulüp karar verdik. Ama bu biraz zor oldu. Bizim Akınsporlu bazı arkadaşlarımız yanaşmadı. “Biz zaten şampiyonuz ne diye birleşelim” falan dediler. Neyse ki uzun görüşmelerden sonra  birleşildi. İşte Akınspor ,Acar İdmanyurdu,İstiklal,Pınarspor,Çelikspor olmak üzere beş kulüp birleşme kararı aldık.

“MERİNOS PROFESYONEL OLUYOR”,BURSASPOR KURULAMIYOR...

Ve Orhan Şeref Apak, Bursa’ya geldi. O zaman 60 bin lira banka teminatı lazım. Yok bulamıyoruz 60 bin lirayı... O zaman Merinos var- müessese kulübü-. Merinos “biz profesyonel olalım” diyor. Biz de “hayır” diyoruz .”o kadar uğraş verdik, sen müessese kulübüsün güven olmaz.“diyoruz.Öğleye kadar bekledik biz 60 bin lirayı bulamadık.Sonra öğleyin, Merinoslu yöneticiler, Orhan Şeref Apak’ı, Merinos’ a çağırdılar. Yemek yediler ve orada anlaştılar. ”Merinos profesyonel oluyor” ve bu durumda Bursaspor kurulamıyordu.

VALİ AKKUTLU : “BURSASPOR KURULMADAN, GİDEMEZSİN...”

Biz tabii bunu haber aldık,telaşla Vali’ye koştuk. Vali, Orhan Şeref Apak’ı çağırdı ve adeta odasına hapsetti .” Burada Bursaspor kurulmadan hiçbir yere gidemezsin.“dedi. Biz de bu arada faaliyetimizi hızlandırdık. Allah rahmet eylesin Can Gengörü, kendi adına bankadan 60 bin liralık teminat mektubu aldı ve getirdi.Vali Fahrettin Akkutlu, Orhan Şeref Apak ‘ a,  “teminat mektubu da geldi” dedi.Orhan Şeref Apak , “Ben Merinoslu yöneticilere söz verdim  ” dedi.Ama Vali Bey, “siz o işi bana bırakın, ben hallederim” dedi.

Bursaspor’ un ilk adımı böylece atıldı.

BURSA’YLA  ÖZDEŞLEŞSİN İSTEDİK...

İş geldi renk seçimine...Renklerin belirlenmesinde anlaşamadık. Bizim Akınsporlu arkadaşlar tutturdular, biz şampiyonuz, renklerimiz sarı-kırmızı olsun. Acar diyor en eskisi benim, Bursaspor renklerini bizden alsın. Sonra, uzun tartışmalardan sonra, dedik ki; bunun sen-ben kavgası olmaz bunu Bursa’ya mal edelim.

Dedik ki ; Bursa nesi ile meşhur ? Yemyeşil ovasıyla... Nesiyle meşhur ? Dağıyla. Demek ki ne oldu, Yeşil-Beyaz oldu. O zaman yeşil-beyaz da Pınarspor’ un forması. Ama olsun dedik. “Bursa’yla özdeşleşsin” ve ittifakla karar verdik. Amblemi de Uludağ’ın etrafında beş yıldız şeklinde kabul ettik. Böylece Bursaspor resmen kuruldu.

7 KİŞİ KALDIK...

33 kişiydik kurucu olarak. İlk Başkanımız Salih Kiracıbaşı oldu. 33 kişiden bugün 7 kişi kaldık, hepsi vefat etti. Şimdi hayatta olan Avukat Şükrü Akmansoy, Şükrü Orhaneddin (Çelikspor’un Başkanı’ydı.),Muhtar Tucaltan, Enver Yet, İsmail Buzcular, Ertuğrul Yıldırır ve bir de ben varım. Şu anda 7 kişi kaldık.

Bursaspor.net- 1963-1964 ve 1964-1965 sezonlarında Bursaspor yönetiminde yer aldınız,o yılları bize biraz anlatır mısınız?

AVERAJLA KAÇAN 1.LİG...

Tabii...Artık Bursaspor’u kurduk ve yönetimdeyiz. Ve 64-65 sezonunda Bursaspor şampiyonluğa doğru gidiyor. Kafamıza koyduk ve tüm hazırlıklar o yönde. Bursaspor önüne geleni deviriyor. Artık son maçlara yaklaşılıyor. Manisa deplasmanına gidilecek. Manisaspor’ da lig sonuncusu olduğundan futbolcularımız bu maçı pek önemsemiyor. Biz de yöneticiler olarak, böyle  maçlara önem verin, 3 puandır, rakiplerimiz arkamızdan geliyor, diyoruz. O yıl en önemli rakibimiz, Vefa. Birinci ligden düşmüş , o çıkmaya çalışıyor. İstanbul basını da zaten Vefa’ yı tutuyor. Onun için daha çok mücadelemiz Vefa ile... Sonunda Manisa deplasmanına gidildi. Kaleci Melih diye birisi var. O bize “ sizinle anlaşacağım” dedi. Rahmi Okyar  bu teklifi kabul etmemiş. ”Yok canım biz sizinle neden anlaşalım” demiş. Ondan sonra Manisaspor bize karşı çok büyük direnç gösterdi... O dönemde çok formda bir bekimiz vardı. İşte o İsmail, 89. dakikada kendi kalemize ters bir vuruş yaptı ve maç 1-1 bitti. Biz böylece üç puandan olduk. Sonraki maçlarımızda kaybımız olmadı ve son iki maçımız kaldı. Beyoğluspor ve Kasımpaşa ile İstanbul’da oynayacağız. Yağmur, fırtına... Biz istiyoruz Mithatpaşa Stadını,maçı verdiler Şeref Stadına. Çamurun içinde, biraz da küçük olan sahada  oynamak zorunda kaldık. O yağmurun altında Beyoğluspor’ a 2-1 mağlup olduk. Ertesi gün oynayacağımız Kasımpaşa maçını 7-0 almamız gerekiyordu.Biz maçı 2-1 kazandık ancak averajla 1.Lige Vefa çıktı. Böylece biz çıkamadık.

Bursaspor.net-Unutamadığınız maçlardan birini anlatır mısınız?

KİEV MAÇI...

Burada 1-0 mağlup olduk. Kiev’ e gittik. Bursaspor çok formunda. Girdik, yüz bin kişilik stad. Bizim takım takır takır futbol oynuyor. Zaten o sene Avrupa Şampiyonu oldu Kiev.O kadar ki devre 0-0 bitti.

Bursaspor.net-Bu arada Bursaspor Dundee United’i falan eleyip geldi değil mi?

Evet. Dundee United’i falan eledi. İlk defa üçüncü tura çıkan, Türk takımı oldu Bursaspor.Ve Ruslar Bursaspor’ u ayakta alkışladılar. Fakat o arada bir gol yedik. Rasim Kara’ da kaleci. Ben de kalenin arkasındayım ve benim elimde fotoğraf makinesi var, laf olsun diye.Rusların ünlü sol açıkları vardı. Bujin. O daldı ceza sahasına ve yere düştü. Doğu Almanyalı hakem hemen penaltı noktasını gösterdi.Ben arkadan Rasim ‘e “dikkat et sağdan atacak” dedim.Hakikaten sağından attı.Rasim sola, top sağa.”Beeeh” dedim Rasim ne yaptın...

KLASİK İSTANBUL ZİHNİYETİ...

Çok enteresandır 2-0 yenilmemize rağmen, Ruslar bizi ayakta alkışladılar. 15 gün sonra da Ruslarla Milli maç vardı.(SSCB) Rus gazeteciler bize  “ Herhalde Bursaspor iki üç takviyeyle milli takım olarak gelir “ dediler. Maalesef o zaman ki İstanbul zihniyeti sonucunda,  bir tek Rasim’ i Milli Takıma aldılar.Gittiler , Ruslar’ a farklı skorla mağlup oldular.

Bursaspor.net- Şimdi dilerseniz, Bursaspor’un ligde başarılı sonuçlar aldığı 1970-1971 sezonuna gidelim. Bursaspor lig beşincisi olmuştu. O dönemde Bursa’da hava nasıldı, bize biraz bahseder misiniz?

Efendim. Bir kere Bursa çok kenetlenmişti. Seyirci bölünmemişti. Bursaspor nereye seyirci oraya.  Ve lig başladı. Hiç unutmam, ilk maç  Galatasaray ile Bursa’da. O zaman bizim Namık Sevik’ler, Şükrüler falan, maçtan üç gün önce  Bursa’ya  geldiler. Toma’ ya sordular, “maç ne olur” diye. Toma “ben Bursa’da mağlup olmam” dedi. Çıktık.. Şükrü “ amma atıyor,yahu , Galatasaray, Bursa’yı yenecek” dedi. Maç başladı... Daha 4. Dakikada Mesut golü attı. Ve o sezon  Galatasaray’ı  yenerek lige  başladık. Hep yendik liderlikten düşmedik... İzmir’ e gitti takım. Göztepe ve Karşıyaka ile oynayacağız. Ne olduysa orda oldu. Karşıyaka çok altlarda, bir de baktık ki 1-0 mağlup olduk. Arkasından Göztepe’ye 2-0 mağlup olduk. Orda bir şeyler döndü ve liderlikten düştük.  Sonra şike iddiaları ortaya atıldı.Ahmet Tuna’nın Karşıyaka’lı olması nedeniyle Ahmet Tuna üzerinde çok söylentiler oldu. Toma Kaleperoviç, başta Ahmet Tuna olmak üzere, üç tane futbolcuyu kadro dışı bıraktı. O sezon çok iyi bir performans göstermiştik, belki de o maçlar bizi şampiyonluktan etti.

Bursaspor.net-1985-1986 sezonunda Bursaspor Türkiye Kupası’nı aldı. O maçı hatırlıyor musunuz ?

Final maçı, Altay ile Bursa’da idi. Daha önce , Bursaspor’un Teknik Direktörü olan Ömeragiç Altay’ın Teknik Direktörü idi. Yani Bursaspor’u çok iyi tanıyan bir Teknik Direktör idi. Bursaspor, Tulipan ve Beyhan’ın penaltıdan attığı gollerle, Altay’ı iki sıfır mağlup etti ve Federasyon kupasını müzesine götürdü. Bu sevincin hemen arkasından çok üzücü bir olay yaşadık. O zaman iki tane Macar futbolcu vardı. Tulipan ve Kerekeş... Allah rahmet eylesin ,kupayı getiren gollerden birini atan Tulipan, Apolyont gölünde bir sandal gezisinde ailesi ile birlikte boğuldu...

Bursaspor.net-1991-1992 sezonunda yaşanan kupa faciasını ve perde arkası olaylarını biraz anlatır mısınız ?

KUPA FACİASI

Bursaspor Türkiye Kupası finali ilk maçında Trabzonspor’u Bursa’da 3-0 yenmişti...Bütün Bursa gibi ben de kupayı ikinci kez müzemize götüreceğimize inanmıştım...Ancak hiç hatırlamak istemediğim Trabzon’daki maçta takımımız anlaşılamaz bir şekilde 5-1 mağlup oldu.Kupayı kaybettik ama söylentiler hiç bitmedi. Maçın hakemi olarak belirlenen Ahmet Çakar’ın değiştirilerek, son anda maça Bülent Yavuz’un gönderildiği uzun süre konuşuldu...Zaten son günlerdeki şike konuşmaları sırasında da tekrar gündeme geldi...Bu arada Romen kaleci Nitu’nun da maçı sattığı dilden dile dolaşır oldu.Nitekim hiç hatırlamak istemediğimiz olaylar dizisi neticesinden kupa elimizden gitti...

Bursaspor.net- Geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz, Orhan Özselek nasıl bir insandı,biraz bahsedebilir misiniz ?

Son derece beyefendi, hırslı ve vefalı bir insandı... Sadece şunu söylemek istiyorum. “ Çok büyük bir serveti olsa, gözünü kırpmadan Bursaspor için harcardı...”

Bursaspor.net- Recep Günay yönetiminin son günlerinde, TV ‘de çok duygusal bir konuşma yaptınız. Neler hissettiniz ?

RECEP GÜNAY VE ARKADAŞLARI BİZE VERDİKLERİ SÖZÜ TUTMADILAR...

Yönetime kimse talip olmayınca, Recep Günay ve arkadaşları liste hazırladılar. Onların Bursaspor’un aradığı yönetim olmadığı aşikardı. Biz o kongrede Şükrü Akmansoy ile yan yana oturuyorduk. Recep Günay yanımıza geldi ve “15 gün sonra tekrar kongre yapacağız, kulüp sahipsiz kalmasın diye aday oluyoruz” dedi.Bizler de onun sözüne güvendik, kulübe zarar vermemek için itiraz etmedik. Ama Recep Günay sözünü tutmadı ve kulübü çok büyük zararlara uğrattı,adeta kulübün prestijini sarstı.Ben de yaşanan bu durumu anlatmak ve Bursaspor’un sahipsiz kalmamasını sağlamak için TV’ de canlı yayına bağlandım. Zaten ilerleyen günlerde de kongre oldu ve Bursaspor sağlam bir yönetime kavuştu...

Bursaspor.net-Murat Sözkesen’ in transferi hakkında ne düşünüyorsunuz. Sizce gelecekte Bursaspor’a dönmeli mi ?

SÖZKESEN’E KAPILAR KAPANMALI...

Murat Sözkesen’in daha önce de transfer söylentileri olmuştu. M.Ali Yılmaz’ın otellerinde kalıp demeçler vermesi zaten onun kredisini bitirmişti.G.Saray kulübü Murat Sözkesen’in transferinden doğan  1 milyon doları vermemek için her türlü yolu deneyecektir. Hatta Murat’ın Bursaspor’a dönmesi bile söz konusu olacaktır. Ve bence yüksek bir ihtimaldir. Çünkü G.Saray, Murat için 1milyon dolar vermez. Murat Sözkesen dönse bile bir başka takıma kiralık verilmelidir yahut satılmalıdır.O kredisini kullandı.

Bursaspor.net- Son olarak Bursaspor taraftarlarına bizim aracılığımızla iletmek isteğiniz mesajları alalım ve isterseniz sohbetimizi noktalayalım.

İKİNCİ NESİLE BURSASPOR AŞISI...

Bursa çok büyüdü ve kozmopolitleşti. Bursa’ya göç eden birinci neslin Bursa’yı ve Bursaspor’u çok sevmesini bekleyemezsiniz.“Bursa’nın ekmeğini yiyorsun,suyunu içiyorsun deseniz” de onlar yine bildiğini okumaya devam ederler. Ama onların çocuklarına Bursa ve Bursaspor sevgisi aşılanabilir. Bilinçli Bursaspor taraftarı bunun için çabalamalıdır.

CLUB S İN YERİNİ NEDEN ALDIK ?

Bilinçli Bursaspor taraftarları kulübün şehirle bütünleşmesi için uğraş vermelidir. Vakıfköy, şehir merkezine uzak olduğu için  Kültürpark içinde Club S ‘in olduğu yeri kulüp binası olarak kullanmak üzere Bursaspor’a kazandırmıştık. Ama hala kulüp binası şehirden çok uzakta ve şehirle bütünleşmiş değil.

LOKALLER ÇOĞALMALI...

Bursaspor’u kitlelerle buluşturmanın bir yolu da hemen her semtte taraftar lokali açmaktır. Bu lokalleri semt sahaları takip etmelidir ki Bursaspor hem taraftar hem de sporcu kazansın...

Bursaspor.net- Necati Amca; sizin gibi tecrübeli bir Gazeteci ile hayal ettiğim şekilde bir röportaj yapabilmek benim için çok keyifli oldu. Grup Çeynç ve Bursaspor.Net ailesi adına size çok teşekkür ederim.

Ben teşekkür ederim evladım...

RÖPORTAJ  : Ozgur Tetikoz Bursaspor.Net
MEKAN : ESKİ AYNALI ÇARŞI - Karagöz
FOTOĞRAFLAR : Uğur ÇELİKKOL
TARİH  : 30 Ocak 2002