Elveda Son 6 haftada sıfır çeken Bursaspor manevi anlamı çok yüksek ve çok önemli olan Mersin İdman Yurdu maçında yeniden galibiyetle tanıştı.
Bursaspor yönetim kurulunun kongre kararı ve Hamza Hamzaoğlu’nun artık takıma alışması ile birlikte Bursaspor’da gözle görülür değişiklikler dikkat çekiyor. Takım artık o eski isteksiz ve hevessiz görünümden uzaklaşarak, mücadele eden, topu sürekli ayağında tutmak isteyen ve zaman zaman göze hoş gelen futboluda sahaya yansıtan bir takım haline gelmeye başladı. Yaşadıkları büyük mali kriz nedeniyle Bursa’ya gitmeme kararı alan, ancak son anda hatırı sayılır kişiler tarafından ikna edilerek Bursa’ya maçtan bir gün önce gelen, hatta neredeyse birkaç saat önce gelen Mersin ekibi karşısında çok daha farklı bir skor elde etmek gerekiyordu ama daha ilk dakikalarda Sercan’ın volesi ve Cuenca’nın kaleci ile karşı karşıya kaldığı andaki şutu ağlarla buluşmuş olsa bunları konuşmuyor olacak ve farklı bir galibiyetin yorumlarını yapacaktık. Elbette, bu takımda yeri olmayan ve olmaması gereken en az 4-5 futbolcu var ve en kısa sürede bu futbolcular ilede yollar ayrılmalı.
Yeni yönetimi oluşan, yeni hocası ile artık iyice birbirine alışan, lige verilen arada iyi çalışan, form grafiğini yükseltmiş ve takım olma yolunda önemli adımlar atmış bir Bursaspor ile çok daha farklı bir ikinci yarı seyredebiliriz, bunun sinyalleri de geliyor.
Aslında geçmişi dahada eski olan ancak Bursaspor’un kuruluş yılı olan 1963 yılından bugüne kadar yeşil beyaz camiaya ev sahipliği yapan Bursa Atatürk Stadyumu’nun jübile maçıydı bu maç. Ve bu son maçta çok önemli bir galibiyetle veda etti bize mabedimiz.
Şimdi düşünüyorum da, ne çok anı, ne çok hatıra yok olup gidecek..
Kim bilir, kimlerin ne hatıralarının üzerine inşa edecekler AVM’leri… Kimbilir kimlerin ne anıları temel olacak yeni beton yapıların zeminlerinde…
Hiç unutmam… Nasıl hatırlamam? Tuttuğum takımın maçına ilk kez gidiyorum, Bursa Atatürk Stadyumu’na… Nasıl unuturum ki? Bir Altay maçıydı… Yaşım ya 7, ya 8… Nejat Biyediç’li, Sedat’lı, Beyhan’lı, Ali Nail’li kadro sahada… Kapalı tribünde buz gibi bir havada babamın kucağında ısınmaya çalışırken seyrediyordum maçı… Artık bende bir Bursaspor’luydum… Maç bittiğinde babama dediğim şeyi çok net hatırlıyorum; “Baba, bir sonraki maça da geleceğiz, değil mi?”
Bu sadece bir anı.. Kim bilir daha neler var acısıyla tatlısıyla… Ne hikayeler, ne hatıralar…
Maçın bitiminden itibaren Bursa Atatürk Stadı ile ilgili sosyal medyada yazılan şeyleri takip ediyorum. Çok etkileyici, hüzünlü…
Bunlardan bir tanesi @GreenWhiteBursa hesabından paylaşılan bir twit… Yazımı bu twite biraz eklemeler yaparak bitiriyorum..
Elveda…
Elveda maç günleri sabah çaylarının içildiği Mahvel, Setbaşı elveda…
Stada doğru inilirken, omuz omuza, alkışlarla, tezahüratlarla inleyen Altıparmak Caddesi elveda…
Maç öncesi yeni bestelerin, yeni tezahüratların 2 bira eşliğinde provası yapılan Çiçek Pasajı, sana da elveda…
Kokoreççi abimiz, 1.Osman Sokağını duman duman eden tükürük köftecileri elveda…
“Maça Karton, maça karton!” satan, “Bozuk paralar ziyan olmasın beyler” diyen çekirdekçi ağabeylerimiz elveda…
Maç öncesi son toplanma yeri olan Arap Parkı sanada elveda…
Elveda Kapalı Kale…
Elveda Maraton…
Elveda Açık Kale…
Elveda Sosyete…
Elveda Çocukluğum, elveda…
28.12.2015 11:23:52, Tolga Tunalıgil
Bu yazı 4894
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.
