Dün Ankara’da yorumlanabilmesi son derece zor bir maç izledik. Maç boyunca iyi bir futbol göremedik. Ancak maçın ilk dakikasından son dakikasına kadar süreklilik gösteren üst düzey bir mücadele izledik. Sahanın her yerinde zaman zaman didişmeye varan, vücut vücuda, göğüs göğüse bir mücadele, maçı izleyenlere heyecan verdi. Öylesine az gol pozisyonu vardı, ki biz izleyenler, sportif anlamdaki keyfi bu mücadelelerden almaya çalıştık.
Gençlerbirliği takımının teknik direktörü Mesut Bakkal Bursaspor’u çok iyi analiz etmiş. Bursaspor’un güçlü ve zayıf yönlerini çok iyi görmüş. Dünkü oyunu anlamak için öncelikle Gençlerbirliği’nin güçlü ve zayıf yönlerini ortaya koymakta fayda var. Gençlerbirliği takımının orta saha ve hücum hattı çok iyi. Oyunu ileriye sıkıştırabilirlerse inanılamayacak kadar çok pozisyon yakalayıp rakibi dağıtabiliyorlar. Dün maçın ilk otuz dakikasında bu oyunlarını ortaya koyabildiler. Maçın ilk otuz dakikalık bölümünde Bursaspor üç pas üst üste yapmayı beceremedi. Oyun öylesine Bursaspor yarı alanına yığıldı ki Sinan Kaloğlu bile ceza sahasından top çıkardı. Ömer Çatkıç iki kez oyunu Sinan Kaloğlu ile başlattı. Bu anlarda Bursaspor öylesine bunalmıştı ki uzun toplarla atağa kalkılmaya çalışılıyor ancak duvar tenisi oynar gibi top Bursaspor ceza alanı önüne geliyordu. Bu anlarda Gençlerbirliği forvetleri biraz daha özenli olsa maç (3–0) oluverirdi. Karşı karşıya pozisyonlarda bir topu yandan dışarıya atan ve bir topu da üst direğe nişanlayan Isaac, bu pozisyonların hakkını verebilse maç Bursaspor için daha ilk otuz dakikada bitebilirdi. Bu arada ceza alanının çapraz köşesinde rakibi indirerek penaltıya sebep olan Ömer Erdoğan gereken dikkati gösterebilse veya rakibin çizgiye inmesine izin verse, bu kadar ucuz bir penaltıya sebep olmayabilirdi.
İlk otuz dakikanın hemen ardından, başka bir deyişle Isaac’in direkten dönen topundan hemen sonra, Bursaspor oyunda dengeyi sağladı. Ve bu dakikadan sonra rakibe hiç bariz gol şansı vermedi.
İkinci yarı ise tam bir orta saha mücadelesi biçiminde geçti. Maç öylesine orta sahada oynandı ki Egemen’in kafasıyla heyecanlanıp, kaleci Recep’in kurtarışı ile yerimize oturduğumuzda dakikalar yetmiş sekizi gösteriyordu. Sonra Eser Yağmur’la bir pozisyon daha yakaladık, onu da Recep kurtardı.
19 Mayıs Stadının zemini çok kötü. Haftada iki maç temposu sahanın zeminini berbat bir hale getirmiş. Bu sahada iyi futbol izleyebilmek hayal.
Gelelim Bursaspor’lu futbolculara: Ömer Çatkıç hata yapmadı. Hasan Yiğit her zamanki oyununu sergiledi. Egemen Korkmaz Ve Ömer Erdoğan başarılıydılar. Daha önce de dediğim gibi Ömer Erdoğan penaltıyı yapmayabilirdi. Ancak Gençlerbirliği’nin bütün tehlikeli atakları ortadan geldi. Buraya da dikkatinizi çekmek isterim. Volkan Bekiroğlu üzerine düşeni yerine getirdi. Sumulikoski ve Cumhur Bozacı bence takımın en başarılı ikilisiydi. Atakları önlemede ve Gençlerbirliği’nin oyununu bozma konusunda oldukça becerikliydiler. Ancak aynı başarıyı atakları yönlendirme konusunda sergileyemediler. Burada en önemli nokta ise Sinan Kaloğlu’nun Gençlerbirliği savunmacıları tarafından yakından ve kademeli anlayışla savunulmasıydı. Top Sinan Kaloğlu’na geldiğinde Gençlerbirliği savunma oyuncuları iki kişi ile Sinan Kaloğlu’nun hareket alanını daralttılar. Bu da onu sinirlendirerek oyundan düşürdü. Burak Akdiş ise, hep ama hep bir adım geride kaldı. Takıma katkısı ise yok denecek kadar azdı. Veli Acar için pek bir şey söylemek istemiyorum. Böyle giderse kredisini çok çabuk tüketecektir. Ona verilen şansı çok daha iyi kullanması gerekir. Cumhur Bozacı yerine Zafer Demiray, Volkan Bekiroğlu yerine Eser Yağmur değişiklikleri takımın hücum gücünü arttırmaya yönelik ve cesurcaydı. Takımı üçlü savunma ve üçlü forvete döndürmek alışılmadık ve göze hoş gelen bir hamleydi ama sonuç vermedi.
Takımın geleceği açısından gerekli gördüğüm birkaç noktayı belirtmekte yarar görüyorum. Eser Yağmur bir an önce tam kapasite ile oynar hale getirilmelidir. Artık Bursaspor’un hücum planları diğer takımlar tarafından çözülmüş durumdadır. Sinan Kaloğlu’nu durduran takımlar, Veli Acar ve Burak Akdiş’in verimsizliği nedeniyle Bursaspor’dan gol yemezler. Bir an önce Eser Yağmur ilk on bire oturtulmalıdır. Veli Acar’ın durumu buysa Pancu niye yedek oturur anlayamıyorum? Pancu sahada yan gelip yatsa –başına bir savunmacı dikileceği için- daha faydalı olur. Eser Yağmur ve Pancu bu takımın öncelikle çözülmesi gereken sorunudur. Her iki oyuncu da sahada oynayarak takıma daha önemli katkıda bulunacaklardır.Bir de sarı kartlar var ki çok anlaşılmaz: Maç boyunca üç sarı kart gördük. Egemen Korkmaz, Cumhur Bozacı ve Sinan Kaloğlu bu kartları pozisyon gereği olarak değil de konuştukları için gördüler. Bu da gerçekten çok garip bir durumdu ve çözülmesi gereken bir sorun olarak göze çarptı.
Bu yenilgi Bursaspor’u artık iyice orta sıraların takımı haline getirmiştir. Umarım, bir an önce kırk puan hedefini yakalarız da, korkulu rüya görmeyiz.
Tonguç AKKUŞ
Ankara 12 Şubat 2207