Neyimizeydi bizim öyle Şampiyonlar Ligi, UEFA hayalleri falan? İki haftada gelen hayaller, iki haftada göçüp gitti. Nereden çıkarttınız yeni hedef laflarını? Küme düşmeyelim yeter! Hatta şu an bulunduğumuz konumun rahatlığının bile batması lazım. Bu hafta da yenilelim de ondan sonra işimize bakalım. Bizim heyecanımızı siz asıl o zaman görün.
Ama yağma yok! Bakın ona göre! Bir iki maç kazanırsak gene UEFA falan demeyin. Bize yakışmaz öyle büyük hedefler. Biz küme düşmeyelim yeter! Hele bir kırk puanımız olsun. Siz o zaman görün bizi.
Sizler öyle Şampiyonlar Ligi, UEFA dedikçe bizim ayaklarımız titredi… Yaptığınızı beğendiniz mi şimdi? Bu hafta Bursa’da Fenerbahçe ile oynuyoruz. Siz bizi bu hafta görün. Her birimiz üç kişilik futbol oynayacağız. Fenerbahçe’yi sahadan sileceğiz. Zaten son iki haftadır biraz da bu maçı düşünerek doğru dürüst futbol oynamadık. Bursaspor’la Şampiyonlar Ligi’ne gitmek kolay değil. Gitsek de başarılı olmak kolay değil. Hatta gidersek yeni transferler yapılır, bizi oralarda oynatmazlar. Biz de ne yapalım? Bir maç Fenerbahçe’ye karşı varımızı yoğumuzu ortaya koyar onları bakarsın yeniveririz. Ve sonra da bir transfer… Neden olmasın?
Ama önce kırk puan. Kırk puanımız olursa küme falan düşmeyiz.
Aman Küme Düşmeyelim!
Bu yıl öylesine bir lig oynanıyor ki kavrayabilmek son derece güç. Takımların durumları birbirine o kadar yakın ki her an her türlü sonuçla karşılaşabilmek mümkün. Lig sonuncusu Sakarya’nın topladığı on yedi puanın yedisi Beşiktaş, Trabzon ve Fenerbahçe’den… Bu bile birçok şeyi açıklamaya yeter. Güç dengelerinin bu kadar birbirine yakın olması, aslında, birçok fırsatı da beraberinde getiriyor. Bu fırsatı algılayarak hayata geçirmeye çalışan takımlar, sınıf atlama şansını da elde edeceklerdir. Şu aşamada Kayseri, Gençlerbirliği ve Sivas oynadıkları futbol ve yakaladıkları motivasyonla bu hedefin peşinde koşacaklarının sinyallerini veriyorlar. Ama biz, Bursaspor olarak artık bu hedefin çok uzağındayız.
Bundan böyle, tek hedefimiz küme düşmemek olacaktır!
Şehir olarak Bursaspor’un peşindeyiz. Bursa’da oynanan her maçta, maçın önemine, rakibin kalitesine bakılmaksızın tribünleri dolduruyoruz. En uzak deplasmanlarda bile Bursaspor taraftarı takımını yalnız bırakmıyor. Klüp iyi yönetiliyor. Borç yükü günden güne azalıyor. Sezon başında konan küme düşmeme hedefinin gerçekçi bir hedef olduğu konusunda hiçbir tereddüdüm yok. Ama böyle bir fırsat da (az puanla çok yukarılarda olma şansı) pek sık rastlanan bir durum değildir. Lig bitiminde, Şampiyonlar Ligi’ne veya UEFA’ya gidecek takımların en azından biri (belki ikisi de) altmış puan çizgisinin altında kalacaktır. Eğer bu bir fırsat olarak algılanmıyor ve bu uğurda bir mücadele verilmiyorsa söylenecek çok fazla da söz kalmıyor geriye. Ben de diyorum ki:
Küme düşmeyelim! Yeter!
Bunu da, bir Bursaspor gerçeği olarak beynimizin bir köşesine kazıyalım.
Tonguç AKKUŞ
Ankara, 12 Mart 2007