Ben dün Sivas’da Bursaspor’un oynadığı futbolu beğendim. Evet Sivasspor’a çok pozisyon verdik. Daha da farklı bir sonuç ile yenilebilirdik. Ve aslında dördüncü golü de yedik. Ancak hakem yanlış bir karar vererek ofsayt gerekçesi ile bu golü geçerli saymadı. Olsun. Ben gene de söyleyeceğim şeyi en başta söylemekten çekinmiyorum: Bursaspor iyi yolda. Bursaspor’da ileriye dönük çok önemli kıvılcımlar gördüm. Bunu söylerken yanlış anlaşılmak da istemem. Şunu açıklıkla belirteyim ki ben “Bursaspor mükemmeldi” demiyorum. Aksine Bursaspor savunmada çok ağır hatalar yaptı. Sonuç daha ağır olmadıysa Herve Tum’a çok şeyler borçluyuz. Herve Tum’un gol atmaya olan sakarlığı ne mutlu bize, ki hala sürüyordu. Topu boş kaleye atamama alışkanlığının sürmesi nedeniyle ağır bir yenilgiden kurtulduğumuzu da görmezden gelemeyiz.
Ama bütün bunların sebebi zaten belli. Dörtlü savunma oynuyoruz. Dörtlü savunmada oynayan oyuncuların sadece iki tanesi gerçek yerinde oynuyor. Savunma oyuncularınızın yarısı (İbrahim Öztürk, Veli Acar), aslında “gerçek” savunmanın nasıl yapılacağını bilmiyorsa; yük diğer iki savunmacının (Leandro, Ömer Erdoğan) üzerine biner. Onlar da gününde değilllerse ve bütün bunların üzerine; orta sahadan da beklenen desteği alamazsanız (Mustafa Sarp, Krita, Mustafa Keçeli, Fabricio Melo) dün Sivas’da yaşananlar gerçekleşir. Elinizde Mustafa Keçeli ve Cihan Kaptan gibi, gerçek işi kanat savunması olan oyuncular varsa, o oyunculardan (yerlerinde) faydalanmanız halinde, en azından fundamental eksikliğinden kaynaklanan goller yemezsiniz. Topu taca vurmanın kolay olduğu zamanlarda topu taca vurabilmek, bazen tehlikeyi savuşturabilmenin en kolay yoludur. Bu arada bir savunma oyuncusu her zaman ilk toplara girmeli ve bu toplara ilk müdahaleyi yapabilmelidir.
Diyeceksiniz ki hem eleştiriyorsun, hem de takımı beğeniyorsun. Bu nasıl iş? Anlatayım. Bursaspor futbol takımı yeni kurulmuş bir takım. Geçen yıldan takımda olan futbolcular (dün itibarı ile) Ömer Erdoğan, Veli Acar ve Mustafa Sarp. Bu kadar büyük bir yenilenme yaşayan takımlarda, bu tarz sorunların yaşanması çok doğal. Şunu da unutmayın: Ligde her takımda sizi hataya zorlayacak Mehmet Yıldız, Herve Tum ve Balili yok. Sivasspor çok uyumlu ve çok koşan bir takım. Bu ligde üç İstanbul takımı, Sivas ve Kayseri’yi diğer takımlardan ayrı değerlendirmek gerekli.
Öte yandan Bursaspor takımında oyuncuların hırsı ise gerçekten çok üst düzeyde. İlk iki maçta hiç beğenmediğim Adriano Melo(Melo I)’yu bile beğendim. İlk yarıda zaman zaman olumlu işler yaptı. Uyum sağladıkça başarılı olacağının ilk ışıklarını verdi. Gökhan Güleç ve İsmail Özgür iyi işler yaptı. Hele yeni transfer Fabricio Melo (Fuji Melo ya da Melo II) çok iyi şeyler sergiledi. Uyum sorununu aştıkça çok daha faydalı olacaktır.
Dün yenilen takımın taraftarı olarak izlediğim Sivas - Bursa maçını televizyonda seyrederken hiç sıkılmadım. Aksine izlemekten keyif aldığım bu maçta, tuttuğum takımın geleceği adına güzel işaretler yakalamanın mutluluğu ile : Hiç üzülmedim.
Tonguç AKKUŞ