Trabzon'dan on dört yıl sonra puan alır gelirsin. Beğendiremezsin. O gün orada oynadığın, oynattığın oyuna kimse bakmaz. Baktıkları tek şey sonuçtur. Ama ona bakarken bile objektif bakmazlar. Sanki Trabzon'dan her sene puan alır gelirmişiz gibi. Dile kolay, tam on dört yıl önce en son puanımızı almışız Trabzon'dan. Trabzon'un 1975 yılında Lige çıktığı günleri de bilirim. Ve o günden bugüne Trabzonspor'u Trabzon'da yenmişliğimiz yok. Yani: Hiçbir Bursasporlu Trabzon'da Trabzonspor'u yenmenin ne demek olduğunu bilmez. Ve bunun yanısıra genç kuşak Bursasporlular; yani on sekiz - yirmi üç yaş aralığındaki Bursasporlular da Trabzon'dan puan alıp gelmenin ne demek olduğunu bilmez. Daha doğrusu, son Trabzon maçına kadar bilmezlerdi. Vurup durdular Ertuğrul Sağlam'a… Sanki Trabzon deplasmanı kolay deplasmanmış gibi.
O da yetmedi… Fenerbahçe'ye Bursa'da ilk kez yeniliyormuşcasına ağır eleştiriler yöneltildi. Ne zaman elimiz kolumuzu sallaya sallaya yenebildik ki Fenerbahçe'yi..? Ertuğrul Sağlam geçen yıl Fenerbahçe'yi nasıl yendiyse (O maçtan önce oynanan dört maçı üst üste kaybetmiştik) öyle yenmek üzere planlarını yapmıştı. Onun yerinde kim olsa da öyle yapardı. Bir kere işleyen plan bir kez daha işleyebilirdi. İşlemedi.
Hemen siperlere yatıldı. Spor yazarlığı ile skor yazarlığını bir tutanlar için beklenen gün gelmişti. Neler söylemediler ki? Bursaspor'u Fenerbahçe karşısında hiç bu kadar pısırık futbol oynarken görmemişler. Bursaspor'un sahada ne yapmak istediği belli değilmiş. Yok canım daha neler? Kırk yıldır bu takımın peşinde olmasak inanırız da!!! Geçmiş kırk yıl. Bir maçta attığın en çok üç gol. İki farktan fazlası yok. Yediğin beşin haddi hesabı yok. Tarihinin en ağır yenilgisini sanki Fenerbahçe'den (7-1) almamışsın gibi… Bak, kırk yılda kaç kez yenmişsin? On iki kez. (Anadolu'nun en iyisi… Bu sayıya yaklaşan bile yok). Böl kırkı on ikiye: üç buçuk senede bir yenmişsin. Yenilgin onun dört katı. Her sene yenilmişsin yani… Bu satırların yazarı o günkü yazısında, Sahada oynanan futbola bakarak, Bursaspor'u alkışladığını söylemişti: Geçen üç haftada da gördük ki Bursaspor doğru yoldadır. Bursaspor başarılıdır. İyi futbol oynayarak kazandığı Sivas ve Diyarbakır maçlarının ardından pek de iyi oynamadığı bir Manisaspor maçını da kazanarak lig üçüncülüğüne iyice yerleşti. İkinci ile aramızda üç puan ve Bursa'da oynanacak bir maç kaldı.
Hele de sekiz maçta toplanan puanların ligin ilk yarısında bile ancak toplanabildiğini ne de çabuk unuttuk. Aslında bunların hepsi de daha dün oldu. On üç puanla, on altı puanla kapatılan ilk yarılar; kırk puanlık hedefler, Lig A'da geçirilen günler. Dışarıda maç kazanılamayan sezonlar… Hepsi de daha dün gibi.
Ey Bursasporlu! Bugünlerin değerini iyi kavra. Elindekilerin değerini bil. Nerelerden nerelere geldiğimizin hesabını iyi yap. Dolduruşa gelme. Sana yol göstermek için karşına çıkanların karga olmadıklarından emin ol. 1979-1980 sezonunun dışında; ilk beş haftayı çıkartın; üçüncü olduğumuzu bir sezon gösterin , ne derseniz haklısınız. Bu kadar başarılı olduğumuz bir sezon daha yoktur.
Ertuğrul Sağlam ile şahsen tanışmışlığım yok. İbrahim Yazıcı ile de… İbrahim Yazıcı'nın yerinde olsam Ertuğrul Sağlam'ın önüne beş yıllık sözleşmeyi koyardım.
İşte o kadar!
06.10.2009 15:33:20, Tonguç Akkuş
Bu yazı 3736
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.