Kupa maçlarının biraz da statüsünden kaynaklanan yavanlığının ardından, Eskişehir karşısında Bursaspor'un neler yapacağını merak ediyorduk. Son iki sezondur iyi motive olduğu maçlardan genellikle yüzünün akı ile çıkan Bursaspor takımı, hepimizi ümitlendiriyordu. Sivas maçında rakibini adeta ezen Bursaspor'un Eskişehir karşısında da başarılı olacağını umuyorduk. Geçmiş yıllardaki Bursaspor olsa umutsuzluğa kapılmak mümkün olabilirdi de, geçen sezonun ikinci yarısı ile birlikte ortaya çıkan Bursaspor gerçeği, her geçen gün ile birlikte içimize yeni umutlar saçıyor. Elde edilen her başarı, yeni zaferlere kapılar açıyor.
Ertuğrul Sağlam'ın futbolcuları küstürmeyen, her birini çok iyi motive eden yönetim tarzı da bu başarıların yaşanmasına olanak sağlıyor. Daha üç gün önce ilk on birde oyuna başalayan beş oyuncu sahada değil ve takımın oyununda küçücük de olsa bir sarsılma yok. Oynayan, oynamayan herkes hazır. Formayı sırtına geçiren, elinden gelenin en iyisini vermeye çabalıyor. Böylesine takım bütünlüğünü sağlayan; oynayanını, oynamayanını bir amaç uğruna sahada kenetleyebilen; forma dağıtımında adaletli olduğunu tüm oyuncularına kanıtlayan Ertuğrul Sağlam'ın önünde şapka çıkartmak gerek.
Ertuğrul Sağlam'ın hafta içi ve maç sonucu açıklamalarına baktığımızda, her iki hedefin peşinde koşan Bursapor gerçeğini görürüz. Planlarını bu yönde yapan Sağlam, kısıtlı olanaklardan ve kadrodan neredeyse iki ayrı kadro ortaya çıkarmış durumda. Üç gün önce Sivas karşısındaki mücadeleden yüzünün akıyla çıkan kadrodan beş oyuncunun Eskişehir karşısında yer almaması ve beş değişik isimle sahaya çıkan Bursaspor'un Eskişehir karşısında hiç zorlanmaması yarınlara olan ümidimizin daha da artmasına yol açıyor. Üç gün ara ile kendi sahasında oynadığı üst üste iki maçta rakiplerine yedi gol atan ve daha da önemlisi her iki maçın da hiçbir anında maçı zora sokmayan oyun anlayışı, bu yılın Bursaspor yılı olacağının işaretlerini adeta haykırıyor.
Hepimiz perşembe günü oynanacak kupa maçına kilitlendik. Herkes kupayı kaldırmanın ne kadar önemli olduğunun bilincinde. Avrupaya gitmenin kısa yolu olarak kupa görülüyor. Bu görüşe genel hatlarıyla katılmakla birlikte, lig mücadelesinin daha öneli olduğunu düşünüyorum. Bu sene başarı için kısayollar aramak yerine, ligde fırtınalar estirmemizin daha olumlu olacağını düşünüyorum. Elimize kadar gelen bu fırsatı boşa harcamamaız gerektiğine inanıyorum. Lig sonuna kadar en azından bulunduğumuz yeri korumamız, mümkünse de daha yukarılara erişmemiz gerektiği konusunda da ısrarlıyım.
Zihinlere Bursaspor gerçeği kupa kazanılarak da kazınabilir belki, ama gerçek başarı ligde ne yaptığınla daha çok ilgilidir. Zaman zaman göreceli olarak "zayıf" takımların kupa şampiyonu oldukları görülmüştür. Avrupa kupaları içinde ortadan kaldırılan Kupa III (Kupa Galipleri Kupası) da bu yüzden kaldırılmış, UEFA kupası ile birleştirilmiştir. Aslolan ligde başarılı olmak, Bursaspor gerçeğini ligde gözler önüne sermektir. Lig asla ikinci plana atılmamalıdır. Fenerbahçe'yi kupa dışına atsak bile lig birinci planda olmalıdır.
Gerçek başarı, ligde başarılı olmaktır. Kupa başarıları çok önemli olmakla birlikte biraz da yanıltıcıdır. Bursaspor ligde ilk üçün içinde yer alma hedefinden sapmamalıdır. Ligde alınacak bir altıncılık, kupayı alsak bile kimseyi tatmin etmeyecektir. Yaşı müsait olanlar hatırlayacaktır: 1986 yılında kupayı alıp ligden düştüğümüzde tadımızın nasıl kaçtığı hiç unutulmasın. O yıl statü gereği ligde kalmıştık ama öyle bir sonun yaşanmış olduğu gerçeği de hepimizi çok üzmüştü. Gerçekten başarılı olmayı istiyorsak ligde başarılı olmalıyız.Herkes hesabını buna göre yapsın.
Benden söylemesi.
Tonguç AKKUŞ Ankara, 1 Şubat 2010
01.02.2010 11:31:23, Tonguç Akkuş
Bu yazı 3172
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.
