Bursaspor bu ligin en formda takımıdır. Bursaspor bu ligin en formda takımıdır. Geride kalan üç haftanın bize gösterdiği en önemli gerçek budur. Geçtiğimiz üç hafta boyunca, neredeyse bütün takımları izleme fırsatı bulduk. Fizik olarak, mantalite olarak, psikolojik olarak Bursaspor'un bu lige "en" hazır takım olduğu gerçeği gün gibi ortada. Bursaspor güneş gibi parlıyor. Rakiplerin hepsi ağır sakatlıklarla boğuşuyor. Bütün takımların altmışıncı dakikadan sonra tempoları düşüyor. Hiçbir takım oyunu Bursaspor kadar bütüne yayamıyor. Bütün takımlarda bir süreklilik sorunu yaşanıyor. Sezon sonu Ertuğrul Sağlam'ın verdiği programı tatil boyunca uygulayarak gelen futbolcular, güçten düşmeden geldikleri sezon öncesi hazırlıklarında güçlerinin doruklarına ulaştılar.
Böyle bir hazırlık döneminin ardından başlayan lig, Bursaspor'un başarılarını izlememizi sağladı. Şimdi herkesin gıptayla izlediği bir Bursaspor gerçeği var. Süper lige tekrar döndüğümüz üç yıl boyunca bize hayatı karartan, karşılaştığımız her maçta bizi yenen Sivasspor'u son dört resmi maçta da yendik. Bu bile başlı başına bir onurdur. Geçtiğimiz yıllarda üzerimize yapışan o "eziklik" psikolojisinden de kurtulmuş olmak, camia olarak da Bursaspor'u daha yükseklere taşımaya yetiyor.
Zaman zaman zor anlar yaşasak da, Sivasspor maçından yüzümüzün akıyla çıkacağımızı biliiyorduk. Maçı izlerken hiçbir zaman "maç gidiyor" hissine kapılmadık. Artık son dakikaların gelmiş olması itibarılyla, attığımız golden hemen sonra direkten dönen top yüreğimizi ağzımıza getirse de, bu sınavdan da başarıyla çıkmayı bildik. Bursaspor yine "her zamanki gibi" takım oyunundan örnekler vedi. Şu iyiydi, bu kötüydü diye bir takım yargıları ortaya koymanın bir anlamı yok. Bursaspor bir takım. Oyunu belli, planı belli, taktiği belli. Sahada kim görev alırsa alsın, yapılması gereken şeyi takımda herkes biliyor. Zaman zaman yapılan taktiksel değişimleri de herkes içselleştirmiş. Arada aksamalar olduğunda, herkes birbirine yardıma koşuyor. Ömer Erdoğan, Hüseyin Çimşir karşı kaleye şut atıyor, Ivan Ergiç ve Nunez son adam olarak topa müdahale edip savunma yapıyorlarsa; atılan gollerin asistlerini "kaleci" Ivankov ile "sağbek" Vederson yapıyorsa, bu takımda kimi eleştirebilirsiniz ki? Yapılan her türlü "olumsuz" eleştiri, bugün itibarı ile "haksızlık" anlamına gelir.
Ayaklarımız yere bastıkça bir sorun yok. Ama biz bu işi havada karada götürürüz; rakibimiz de yok zaten "psikozuna" girersek sorun o noktada başlar. Şimdilik kaydıyla duruma baktığımızda böyle bir olumsuzluk söz konusu değil. Önümüzdeki günlerde "gelecek" olan başarılar böyle bir durumu ortaya çıkarır mı? Bu durumu öngörebilmek oldukça zor.
Henüz lig başlamadan bir Trabzon resmi maçıyla yaşadığımız "hezimet", ayaklarımızın yerden kesildiği an neler yaşayabileceğimizin "ön uyarısını" bizlere vermiş oldu. Hayat alınan dersler bütünü olarak yorumlanacak olursa; o gün aldığımız ders bizi epey idare edecektir. Yaptığımız işi ciddiye alıp gereğini yerine getirir, üzerine de çok çalışmaya devam edersek herşey yolunda gitmeye devam edecektir. Elde edilen başarıda "süreklilik bilinci" sürdürülecektir.
Tonguç AKKUŞ
Ankara, 31 Ağustos 2010
31.08.2010 11:18:51, Tonguç Akkuş
Bu yazı 4041
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.