Artık Futbol Zamanı Sonunda sahamızı kapattırmayı becerdik. Mehmet Akif Ersoy’un da dediği gibi, hatalardan ders alınsaydı, tarih tekerrür eder miydi? Hem de deplasmanda oynadığımız bir maçta. Taraftarımız dünya futbol tarihine geçer artık...Göz göre göre yapılan hatalar, artık hata olmaktan da çıktı. Rakip takım taraftarı bile Bursaspor’a ancak bu kadar kötülük yapabilirdi. Hatalardan ders de alamadık. Umarım sahamızda oynamamız gerekirken, büyük bir olasılıkla Eskişehir’de oynamak zorunda kalacağımız maçın bedeli ağır ödenmez ve bu da taraftarın Bursaspor’a yaptığı son kötülük olur.
Artık rakipler daha güçlü takımlar olması nedeniyle, zorlu bir döneme giriyoruz. İlk yarının ilk dokuz maçında pek de zorlanmadan topladığımız 23 puanla zirveye oturduk. Oynadığımız rakiplerin hep ligin son sıralarındaki takımlar olması , bazı çevrelerin başarıyı küçümsemesine olanak sağladı. Denilebilir ki, ligin ilk sıralarındaki takımlarının hiçbiri ile henüz oynamadık. İlk bakışta doğru gibi görünen bir düşünce... Ancak isterseniz konunun biraz derinine dalalım.
Doğru, ilk dokuz haftada ligin daha güçsüz görünen takımlarıyla oynadık. Ama söyler misiniz, hangi rakip, sahaya futbol oynamak için çıkmıştı? Neredeyse bütün rakiplerin planı Bursaspor’u oynatmamak üzerine kurulmuştu. Çakılı defans ve orta saha blokları Bursaspor’a adım attırmamak üzere sahaya çıkmışlardı. Bir de top geçer adam geçmez sertliğine hakem hoşgörüsü eklenince, duvar tenisine benzer çok zorlu mücadeleler ortaya çıktı. Elazığ maçı dışında bütün maçlarda, bu topyekün savunmalar karşısında delik açmayı başardık ve kazandık. Oyunun kontrolünü elimizde tutamadığımız Uşak maçını diğer sekiz maçtan ayrı tutuyorum. O gün şanslıydık, yenilmedik. Ama diğer maçlarda yalnızca gol yememeyi ve futbol oynamamayı amaçlayan takımlarla yaptığımız maçlarda hep savunmaları aşmayı becerebildik.
Bundan sonra yapacağımız maçlardaki rakiplerimiz, biri dışında, süper lig yolunda çekişeceğimiz takımlar. Bu yüzden bu takımlar sahaya futbol oynamak için çıkacaklardır. Öncelikli planları Bursapor’u durdurmak olursa, alacakları en iyi sonuç beraberlik olur. Çünkü rakip takımların bizimle berabere kalmaları onlar açısından iyi sonuç gibi gözükse de, yeterli bir sonuç olmayacaktır. Bursaspor’un kaybedeceği iki puan onlara da iki puan kaybettireceği için iyi bir sonuç değildir. . Bu yüzden sahaya kazanmak için çıkmaları gerekecek. Bu da Bursaspor’un işini kolaylaştıracaktır.
Sahaya futbol oynamak için çıkacak bir Bursapor, yine sahaya futbol oynamak için çıkacak herhangi bir 2. Lig A kategorisi takımını yenebilecek güçtedir. Zorlanacağımız, kora kor mücadele edeceğimiz maçlar olacaktır. Kalan sekiz maçın beşi deplasman, üçü iç saha maçı... İç sahadaki maçlardan birini de sahamız kapalı olduğu için başka biryerde (büyük olasılıkla Eskişehir’de) oynayacağız. Bu nedenle deplasmanda oynayacağımız İstanbul, Altay, Ordu, Antalya ve Sakarya maçları çok ama çok önemli. Bu maçları kayıpsız geçersek zaten ilk yarı bitmeden süper lige çıkacağımızı herkese kabul ettirmiş oluruz. Her ne olursa olsun bu takımlara yenilmememiz gerekli. Bu beş deplasmandan çıkarılacak en az 11 puan yerimizi sağlamlaştırır. Diğer üç iç saha maçını da kazanırsak, ilk yarıyı 43 puanla, çok iyi bir yerde kapatırız.
Şunu diyorum: Son sekiz maçta 20 puan toplarsak, en yakın rakibimize 10 puan farkla ilk yarıyı kapatırız. Ve ligdeki diğer takımlar ikincilik için mücadele eder. Bursaspor bunu başaracak güçtedir. Ben, Bursaspor’un teknik kadrosuna, futbolcularına ve yönetimine güveniyorum.
Beş deplasman maçının hangi ikisinin beraberlikle sonuçlanacağını tahmin ettiğimi mi soruyorsunuz? Onu da siz bulun!
26.10.2005 00:00:40, Tonguç Akkuş
Bu yazı 3510
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.